Dr.Haci Demirkapu 20 Subat 1945 yilinda Elazig'in Palu   ilçesine bagli Gülçati (Kirvan) köyünde dünya,ya gelmistir. Gülcati köyü Simdi bu köy  Kovancilar ilçesine baglidir. 


Ailesi göçebe  ( Koçer )  Beritan asirettinin   Karakulak kabilesinin Qantoz ailesindendir. Aile göçebelik yapmaktadir. 7 yasina kadar doga ile iç içe hayvan bakma ve otlatma islerini yapardi. 

Kirvan köyün de okul olmadigi için ilkokulu  köylülerin çabalariyla okula dönüstürülen sinif büyüklügündeki kerpiç evde okur. 

ilkokul da çok basarili olan Dr. Haci   ögretmenlerinin dikkatini çeker ve babasi Abdullah Qantoz'da oglunu okutmak ister. ilkokulu bittirdikten sonra Elazig' da ortaokula baslar. Yine ortaokul döneminde kendi yasitlari içinde çok basarili olur. Yine babasinin ailevi nedenlerinden dolayi ortaokul son sinifi Diyarbakir'da okur. Liseye Elazig'da baslar. Liseyi   bittirdikten sonra sinava girer ve matematik ögretmenligini kazanir; fakat kayit yapmaz ve ertesi yil yine sinava  girer Erzurum Atatürk Üniversitesi tip  fakültesini kazanir. Atatürk Üniversitesi daha  egitim ve ögretme hazir olmadigi için birinci yilini Ankara Hacettepe Üniversitesinde, ikinci  sinifi Erzurum Atatürk üniversitesinde devam eder. Beri tanlilarda ilk  tip fakültesini kazan asirettin ilk genç doktor  adayi olur. 

Erzurum Atatürk  üniversitesinde ögrenim hayatina devam ederken Kürt ulusal ve yurtseverlik duygulari gelisir. Okul hayatinda sahsiyettin den  ve Kürt olmaktan asla taviz vermez. Sürekli Kürt oldugunu dile getirir ve  Kürtlügü ile övünür. Üniversite yillarinda birçok defa fasistlerle  kavga eder ve saldirilara  maruz kalir. 

1973 yilinda üniversiteyi basari ile bitirir. ilk olarak devlete doktor olarak çalismak istemez. Ailenin ileri gelenleri toplanir üniversitede almis oldugu ögrenim kredisi borcunu devlete ödedikten sonra Klinik açarak serbest doktorluk yapmaya baslar. ise kendi ailesi ve  çevresine yakin yerde baslar. ilk önce Bingöl'de bir yil sonra 1975 yilinda Bingöl'e bagli Karliova (Kanires)ilçesinde Muayenehane açarak doktorluk meslegini icra eder. Bir yil kaldiktan sonra tekrar muayenehanesini Bingöl merkeze tasir.  

                                                    

Teshisleri ile çevresinde  çok kisa bir sürede taninir. Sosyal yönü de oldukça geliskin oldugundan büyük bir çevre edinir. Bu durumu hazmedemeyen ve durumdan rahatsiz olan Devlet ve fasist çevreler Dr. Haci'nin üstüne giderler. Sik sik tehdit edilir. Ama buna aldiris etmez, kendi akrabalari  korumaligi üstlenirler. 1980 yilinda birçok defa  devlet tarafindan  gözaltina alinir ve  sorgulanir. 

Siyasi olarak 1980‘de  sikiyönetimden sonra gelisen olaylardan sonra  Bingöl belediye baskanin öldürülmesinden sonra hem devlet hem de Bingöl'de fasist çevreler Dr.Haci   üstüne giderler. Ama  belediye baskanin öldürülmesiyle hic bir ilgisi yoktur. Suikast ve tehditler gibi nedenlerden dolayi Elazig'in   Kovancilar ilçesine yerlesir ve burada doktorluk yapmaya basladi. 

Kovancilarda muayene açip doktorluk yapmaya basladiktan sonra genis bir çevre edinir. Hem yaptigi teshislerle hem de insani yönüyle çevrede çok  sevilir. Okul yillarinda  Kürtlügünden taviz vermeyen Dr.Haci Kürt siyasetçileri tarafindan taninir. Kürt özgürlük hareket  mücadelesi gelistikçe o da  bir  heyecanla izliyor ve takip ediyordu.

Îsim degisikligi

Bu arada ismini Kürtçe  günes gördü anlamina  gelen RODΠyapmak için mahkemeye basvurur ve mahkeme sonucunda Dr.Rodi ismini alir. Bütün doktorluk tabelalarini degistirir. Rodi ismi halk arasinda kabul görür ve çabukça yayilir.

Aktif siyasete girmesi

Kürt siyasetinde 1990'li yillara gelindiginde Kürt  özgürlük hareketinin gelismesiyle legal siyasette Kürt siyaseti  Türklerden ayrilma noktasina gelir. Çünkü Türkler Kürt halkinin hiçbir hakkini kabul etmiyordu. Bu süreçte  Kürtler yeni bir parti kurma çabasi içine girdiler 1991'de yilinda  kurulan HEP partisinin kuruculari arasinda yer  alir ve Elazig Kovancilar   ilçe baskanligini üstlenip  parti teskilatini açar.
 
Kontra saldirisi

Dr.Rodi 5 kasim 1992'de  kontra saldirisina ugrar. Bu yillarda Devletin  karanlik güçleri  tarafindan Kürt aydin ve  yurtseverlerine karsi   büyük saldirilar yapiliyordu. *******  güçleri karsisinda tutunamayan devlet kirli oyunlara basvurmakta geri durmuyordu. Bu saldirilar  korkakça ve kallesçe  yapiliyordu. Kovancilarda da Dr.Rodi'den korkan karanlik güçler bir  saldiri plani  hazirladilar. Dr.Rodi telefon tehditleri alir  ama pek önemsemez. 

Saldiriyi planlayan güçler  aksam 8 siralarinda evin kapisini çalar. Oglu  Surzan kapiyi açar 30 yaslarinda sapkali biri babani çagir der. Biraz  zaman geçtikten sonra  Dr.Rodi kalkar kapiya  bakar ki Surzan bir  adamla kapi önünde  konusuyor. Dr.Rodi  yanlarina gittiginde adam; Ben Heval Siyar, *******da  yaralimiz var gelmen lazim der. Dr.Rodi tehdit telefonlarini bildigi için ilk önce ben gelmem hastani getir bakayim der. Tetikçide gönül rizasiyla   gelmesen, Seni zorla götürürüm deyip silahini çikarir ve gösterir, seni zorla götürürüm der. 

Silah gösterdikten sonra   Dr.Rodi durumun ciddiyetini anlar ve doktorluk çantami alayim gidelim der. Evin  kapisina dogru yöneldigi zaman tetikçi arkadan silahini çikarip ates etmeye baslar, Dr.Rodi  merdivenlerde düser oglu  Surzan tetikçinin arkasindan babasina dogru kosmaya baslar o esnada  kursunlardan biri  Surzan'a isabet eder. Surzan'da yere yigilir   tetikçi kaçar Dr.Rodi 5 kursunla yarali olmasina  ragmen tetikçinin arkasinda kosar yakalamak için biraz kostuktan sonra yaralari agir oldugu için kosamaz.
Bu esnada aile bireyleri  ve çevredeki insanlar  gelirler tetikçi kovalayan  halk tetikçinin polis karakoluna girdigini görür. Askeriye ve polis halkin karakola dogru gitmesini engeller. Hatta Dr.Rodi'nin diger aile fertleri gözaltina  alinir. Böylece olayin  üstünün kapatilmasi hedeflenir. Elazig'a  devlet hastanesine  kaldirilan Dr.Rodi ve  oglu Surzan tedavi altina  alinirlar. Fakat saldirida 19 yasindaki oglu SURZAN sehit düser. Dr.Rodi'nin kendisi de dört kursunla agir yaralanir. iyilestikten sonra 1993'te  Avrupa çikar. 

Avrupa'da Almanya'nin Köln kentine yerlesir ve burada Kürt hareketi içinde yer alir. ilk önceleri PKDW bünyesinde çalisir. Kürt halkinin Avrupa'da yaptigi çalismalara katilir ve kitleler tarafindan çok sevilir.

Folklor ve Müzik

Dr.Rodi daha gençliginde lise ve üniversite yillarinda folklor ekiplerinde oynamis ve  birçok ödül almistir. Dügünlere merakiyla taninan Dr.Rodi Beritanlilarin dügünlerde oynamayi,dügün sarkilarini söylemeyi çok severdi. Müzikal çalismalari sonucu bir çok  beste yapmistir. Bütün bestelerini ve siirlerini Kürtçe yazmistir. Karliova'da dengbej Sidik  Çiçek ile dengbej klamlar  üzerinde çalismalar yapmis, bu çalismalar sonucunda Sidik Çiçek bu bestelerden bir kaç tanesini okumustur. 1993 yilinda istanbul'da   Xezal u Delal ile birlikte müzik çalismalari yaparlar. Xezal u Delal'in kasetlerinde Dr.Rodi'nin birkaç parçasi okunur. Avrupa'ya çiktiktan sonrada müzik üzerine çalismalarini sürdürür, Köln'de Berti WARGER ve Salih GAVAN ile birlikte kaset çalismalari yapar ve bu çalismalar sonucunda Salih GAVAN ile  birlikte bir kaset çikarirlar. En son olarak  bir siir ve klasik kaset çalismasini yapar. Siirleri Dr.Rodi, Klasik parçalari Ozan Maruf okur, imkânsizliklardan dolayi kaset sinirli sayida  Avrupa'da Kürt  derneklerinde dagitilir.

Siir 

Dr.rodi  birçok siir yazmistir. Yazdigi bu siirlerinde ülke, *******, Kürt halkinin mücadelesi, Kürdistan cografyasi,  hayvan sevgisi, Beritanlilarin üzerine agit, konularini islemistir. Yine  siirlerinde müthis bir  kisilestirme ve  konusturma sanati vardir. Fabl türünü çok iyi  islemistir. Çok sade bir  dil kullanan Dr.Rodi espri anlayisi genis bir  insandi. Doktorluk yaparken halk dilini çok iyi kullanabilen samimi, içten  ve sicak bir insandi. 
ilk olarak 1996'da bir  siir kitabi yayimladi. Enstituye Kûrdi(Wesan Rewsen )tarafinda “ Ez ******* me, ez gûl im gûl ”adli kitabi Avrupa'da ve Kürt derneklerine dagitildi. Siir kitabinin tamami Kürtçe olarak yazilmistir.

Felsefe kitabi

Felsefe çalismalari da yapan Dr.Rodi ikinci kitap olarak 1999 yilinda  felsefe üzerine “HEBUN   MUTLAK A (BI RASTÎYE DÎYALEKTÎK FELSEFE ÎSPATE) ”kitabini yazmistir. Bu  kitabi sadece Avrupa'da sinirli sayida dernekler araciligi ile dagitildi. Yine tamami Kürtçe oldugu için okuyucusu onu anlamakta zorlandilar. 

Kisisel Özellikleri

Dr Rodi insan sevgisi çok yüksek olan bir insandi.  Hiç bir zaman kavga etmezdi. Kin tutmazdi ve barisçil çabalari her zaman devam ettirirdi. Halkini severdi kibir bir insan degildi. Parayi veya  mevkie deger vermezdi. Însana büyük deger  verirdi. Yemeye ve giyime  o kadar önem vermezdi. Bütün yasami boyunca  doktorluk yaparken hemen hiç para biriktirmedi ve  gayrimenkulü olmadi. 

At yarislarina katilmak  için cins at beslerdi. Diyarbakir, Elazig, Adana, Ankara, Îstanbul ve  Îzmir'de resmi at yarislarina katilirdi. Bir  çok tay satin aldi bu yarislarda 1.lik, 2.lik, 3.lük vb derecelere girdi. Bu atlarina hep Kürtçe isimler vermisti hangi isi yapsaydi mutlaka Kürt  tarafinin düsünerek yapardi. Atlarina Newroz, Laser, Surzan, Brusk, Kelesdino, Dilan ve Dilara  gibi Kürtçe isimler birakmistir. Büyük bir at  meraki vardi. Yarislara girmek istiyordu.

Evliligi

Dr.Rodi kendi akrabasi ve asiretinden biri ile evlendi. Bu evlilikten: Newroz, Surzan (1992 yilindaki kontra saldirisinda yasamini yitirdi) Yekbun ve Dilava adinda dört çocuk sahibi oldu. Nüfusa Kürtçe ismin yazilmadigi dönemde çocuklarina da kendi ismi gibi Kürtçe isimler birakmistir.


Ölümü

Avrupa'daki yasami  Dr.Rodi hiç sevmemisti, dil bilmedigi için ve  çalismadigi için çok büyük sikintilar içerisindeydi. Mülteci olarak kalmak Dr.Rodi'ye  zor gelmekteydi.
Ülkesinden ve halkindan uzak olmasi, Dr.Rodi'yi sarsiyordu. Böyle sikici  bir hayat onu bunalima sürükler ve psikolojik bunalima giren Dr.Rodi  problemleri asama***** 9 Mayis 2001'de Almanya'nin Köln kentinde kendi yasamina son verir. Geride ülke, akrabalari ve  çocuklari için mektuplar yazmisti. 

Cenazesi uçakla Elazig'a getirildi. Hava alanin da yollarda ve Kirvan köyde devlet güçleri çok büyük önlemler aldi. Baski ve kimlik kontrollerine ragmen cenaze törenine yaklasik olarak 5 bin kisi katildi.Devletin baskisi olmasaydi, bu katilim onbinlerce olur. 

Kürtlerin cenazelerinden ve mezarlarindan korkan bir zihniyet Kürt sorununu nasil çözer?

Mezar ve cenazelere saygi göstermeyen bir zihniyet Kürt sorununu nasil çözer?


Rahmetli Dr.Rodi'yi bir yaziyla anlatmak ve tarif etmek mümkün degil. Dr.Rodi gibi cesur,yurtsever,halkina olan düskünlügü,sevecem,Dürüst ve sanat yaratan birisini bir daha. öyle kolay kolay yetistirmek, hic bir zaman olmayacak.

Bazi konulari yazmadan edemicegim.

Bence Dr.Rodi'nin ölümünde, Almanya'da yasiyan tüm yurtsever kürt cevreleri, özellikle akrabalarin ve ailesinin büyük bir pay sahibi olduguna inaniyorum. Dr.Rodi o duruma öyle söylendigi gibi bir iki basit seyle gelmedi. Dr.Rodi'yi kendini intihar edecek duruma getiren, en büyük etken cevresinde olup biten ve kokusmus cevresiydi. Dr.Rodi'nin etrafinda sanki onun ölümünü hazirliyan cok cirkin, ikiyüzlü insanlarla doluydu. Buda rahmetli Dr.Rodi'ya hic bir yasam secenegini birakmiyordu.Yani hepimiz sucluyuz.